Eski adı Otağtepe Parkı olan bu yer şuan ki adı ise: Fatih Korusu Tema Vehbi Koç Doğa Kültür Merkezi olarak geçmekte. Manzarası o kadar güzel ki sahte cennet dedikleri yer bu olsa gerek. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ve Boğaziçi köprülerini kuş bakışı görebildiğiniz bu yer, eşsiz deniz manzarasıyla birleşince keyfinden yenmiyor. Yenmiyor derken ciddi anlamda söyledik içerisinde kafe vb. hiç bir şey yok, gerçekten bir şey yenmiyor. 
Güneşi tepeden gören bir yer olduğu için aşırı sıcaklarda tavsiye etmiyoruz ama biliyoruz ki o manzara güneşin altında bile çekilir. Diziler de, filmler de izlediğiniz o sahneleri yaşamak, bir kaç saatte olsa İstanbul’un tadını çıkartmak istiyorsanız gezilecek en güzel yerlerden bir tanesi diyebiliriz. Eğer hala buraya gitmediyseniz çok şey kaçırmışsınız demektir.
Güneşi tepeden gören bir yer olduğu için aşırı sıcaklarda tavsiye etmiyoruz ama biliyoruz ki o manzara güneşin altında bile çekilir. Diziler de, filmler de izlediğiniz o sahneleri yaşamak, bir kaç saatte olsa İstanbul’un tadını çıkartmak istiyorsanız gezilecek en güzel yerlerden bir tanesi diyebiliriz. Eğer hala buraya gitmediyseniz çok şey kaçırmışsınız demektir.
Alanın Tarihçesi: Abdülhamit’in kızı Prenses Fatma, sarayın faytoncusu Arabacı Mahmut’a aşık olur. Padişah evlenmelerine izin verir ve Mahmut’a paşalık unvanı verir. Düğün hediyesi olarak Kavacık sırtlarını verir. Çift, bugünkü proje alanında “Camlı Köşk” adında bir köşk ve buna ait bir “su sarnıcı” yaptırır. Daha sonra 2. Dünya Savaşı sıralarında köşk yıkılmış ve sarnıç mahzen olarak kullanılmıştır.
2. Boğaz Köprüsü zamanında da burada şantiye binaları kurulmuştur. Betonarme zeminlerin kaldırılması çok maliyetli olduğundan çevre düzenlemesi sırasında bu betonların üzerine “seyir terasları” uygulanarak hem görüntü temizlenmiş, hem de maliyet düşürülerek değerlendirilmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder